“En İyi Avukat” Diye Bir Şey Kesinlikle Yoktur
Hiç şüphe yok ki hukuk bir deryadır. Hiçbir insan beyni, hukuk disiplinine tamamen hakim olamaz. Galatasaray Üniversitesi’ndeki hukuk öğrenimim sırasında bir gün değerli bir hocamız (ki kendisi doktorasını Almanya’da yapmış, aynı zamanda avukatlık da yapan müthiş bir hukukçudur) şöyle bir cümle sarf etmişti:
“Bunca yıllık akademik kariyerim ve avukatlık hayatım sonunda geldiğim noktada, iyimser bir tahminle hukukun yaklaşık %10’unu bildiğimi düşünüyorum.”
Ben bu cümleyi işitince “Yahu bu adam 40 yılda %10’a geldiyse acaba biz mezun olduğumuzda yüzde kaçta olacağız ve o kıt hukuk bilgimizle nasıl avukatlık yapacağız?” diye düşünmüştüm. Tabii ki o sırada “uzmanlaşma” denen kavramın ne kadar önemli olduğunu bilmiyordum.
Kilit Kavram: Uzmanlaşma
Her avukat, zamanla belirli alanlarda uzmanlaşır. Bazılara duruşmaya dahi girmez, sadece danışman avukatlık yapar, sözleşmeler hazırlar. Bazıları sadece kamulaştırma ve gayrimenkul hukuku alanında çalışır. Bazıları sırf iş davası alır. Bazıları boşanma davalarında uzmandır. Bazıları sağlık hukuku yapar. Bazıları ise sadece uluslararası tahkim uyuşmazlıklarında boy gösterir. Bu böyle uzar gider.
Kişiler, hukuki desteğe ihtiyacı olan zamanlarda doğal olarak “en iyi avukat” ile çalışmak isterler. Ancak hiçbir avukat yoktur ki bir kişiye her türlü uyuşmazlıkta en iyi hizmeti versin. Dolayısıyla bir avukat ile çalışma arifesinde olan bir kişinin yapması gereken ilk şey, tarafı olduğu uyuşmazlığın hangi hukuk alanına girdiğini tespit etmek, bunun akabinde “en iyi avukatı” değil, “o alandaki en iyi avukatı” bulmaya çalışmaktır. Zira belirli bir alandaki “en iyi avukat” başka bir alanda gerçekten “berbat bir avukat” olabilir. Bu arada bir avukatın -birbirleriyle hiçbir bağlantısı olmasa da- birden fazla hukuk alanında uzman olmasının mümkün olduğunu da hatırda tutmak gerekir.
Son olarak belirtmek isterim ki herhangi bir alanda uzman olan bir avukatın “iyi avukat” olması için uzmanlık alanından bağımsız olarak (azami derecede özenli ve dikkatli olmak, kendisini sözlü ve yazılı olarak çok iyi ifade edebilmek, sürekli olarak seçici okuma yapmak, takipçilik vb.) bazı temel niteliklere de sahip olması gerekir ki bunlar ancak bir başka yazımın konusu olabilir.
Yorumlar